Online Projeler

Online Egzersiz ve Diyet Programı

“Sağlıklı Yaşam Hareketi”

İstediğinizi yiyip, yediklerinizi dengelemeyi öğrendiğiniz; istediğiniz yerde ve zamanda egzersiz yaparak sporu hayatınızın bir parçası haline getirdiğiniz harekettir.

HEMEN KATIL!

Nasıl Katılabilirim?

Katılımcıların her biri için, kişinin fiziksel durumuna ve kalori ihtiyacına uygun olacak şekilde
Sağlıklı Beslenme (Diyet) ve Egzersiz (Spor) programları hazırlıyoruz.
Bu programı 25 Gün Boyunca uygulayarak daha mutlu ve sağlıklı bir hayata adım atıyorsunuz.

1

Web sitemizden kendinize uygun olan paketi seçerek kayıt oluyorsunuz.

2

Telefonla sizi arıyoruz ve detayları anlatıyoruz.

3

Size bir bilgi formu gönderiyoruz.

4

Siz, diyetisyen, egzersiz eğitmeni ve diğer katılımcılar ile WhatsApp grubu kuruyoruz.

5

Diyetisyenimiz size özel beslenme planını gönderiyor.

6

Egzersiz eğitmenimiz hareketleri nasıl yapacağınızı anlattığı detaylı egzersiz videolarını sizinle paylaşıyor.

7

WhatsApp grubundan beslenme ve egzersiz ile ilgili sorularınızı cevaplıyoruz.

8

Siz de yediklerinizi ve egzersizlerinizi bu gruptan paylaşıyorsunuz. Daha çok motive oluyor ve süreçten keyif alıyorsunuz.

Kimler Katılabilir?

+

Sağlıklı beslenme alışkanlığı kazanmak isteyenler.

+

Düzenli ve bilinçli spor yapmak isteyenler.

+

Kilo vermek (zayıflamak) isteyenler.

+

Formunu korumak isteyenler.

+

Kas yapmak (vücut geliştirmek) isteyenler.

+

Vücudunun sıkılaşmasını isteyenler.

+

Kilo almak isteyenler.

+

Grup aktivitesi yapmaktan motive, mutlu olanlar.

+

Diyetisyenden kendine özel diyet almak isteyenler.

+

Egzersiz uzmanından özel ders almak isteyenler.

 

Sizlere Sağlıklı Bir Hayatın Mümkün Olduğunu Göstermek İçin Çalışan Diyetisyen ve Egzersiz Eğitmenleriyiz.

EatSlimGlory

Sağlıklı Yaşam Hareketi Takımı

Sena Tuvanç

Diyetisyen

Sena Tuvanç, 1989 yılında Erzurum’da doğdu. İlköğretimini Erzurum’da tamamladı. İstanbul Haydarpaşa Anadolu Lisesi’nden mezun olduktan sonra Yeditepe Üniversitesi, Beslenme ve Diyetetik bölümünü bitirdi. 2013 yılında mezuniyetinin ardından mesleğini icra etmeye başladı. 2014 yılında mesleki ve kişisel gelişim için Amerika Birleşik Devletleri’ne gitti. A.B.D.’deyken American Diabetes Association tarafından düzenlenen kongrelere katıldı. Özellikle günümüzün çok büyük ve çok önemli bir sorunu haline gelmiş olan “Obezite” konusunda mesleki olarak kendini geliştirdi. Türkiye’ye dönünce İstanbul Üniversitesi’nde Sağlık Yönetimi üzerine Tezli Yüksek Lisansa başladı. 2017 yılının son çeyreğine kadar özel sektörde çalışmalarını sürdürdü ve artık kendi girşimleri ile yoluna devam etmekte.

Nilgün Algüney

Pilates ve Yoga Eğitmeni

1984 yılı İzmir doğumlu olan Nilgün Algüney, küçük yaşlardan beri ilgi duyduğu spora ortaokulda lisanslı hentbolcu olarak başladı ve sonrasında tenis, trekking gibi daha bireysel disiplinlere yönelerek sporu hayatının bir parçası haline getirdi. Üniversite eğitimini Dokuz Eylül Üniversitesi’nde tamamladı. Mezun olduktan sonra bir süre bilgisayar eğitmenliği yaptı. 2008 yılında Pilates ve takip eden yıllarda da Yoga’ya yoğunlaşarak hem fiziksel hem de düşünsel sağlık üzerine çalışmalarına başladı. 2014 yılından itibaren sadece Yoga ve Pilates ile yoluna devam etme kararı aldı. Bu konularda Eğitmenlik eğitimleri aldı. Şu anda Pilates, Hatha Yoga ve Hamile Yogası eğitimleri vermekte.

Elif Kaya

Yoga Eğitmeni

Elif Kaya, 1990 yılında İzmir’de doğdu. Üniversite eğitimini Ankara Üniversitesi, İtalyan Dili ve Edebiyatı üzerine yaptı. Ardından Ege Üniversitesi’nde İnsan Kaynakları Yönetimi ve Yöneticilik Geliştirme üzerine yüksek lisansını tamamladı. 2010 yılında başladığı iş hayatında pazarlama ve insan kaynakları alanlarında çalıştı. 2011 yılında Yoga ile tanıştı. 2015 yılında Portekiz’de Portekizli ve İspanyol hocalardan Vinyassa Flow, Fly Yoga ve Buti Yoga derslerini aldı. 2016’da Gülin Zeytunlu ile Temel Yoga Eğitmenlik Eğitimi’ni tamamladı. 2017 yılında Shiva Kumar ve Gülin Zeytunlu ile Hindistan’da ileri seviye Tantrik Yatra Eğitimi’ni tamamladı. Ardından Shimiyoga Çocuk Yogası eğitmini aldı ve bu alanlarda eğitimler vermekte.

Haydi Sen de Sağlıklı Bir Yaşam için Bize Katıl! 

HEMEN BUGÜN BAŞLA

(daha&helliip;)

Yazı Köşem

Eğitmenlik Sertifikası Nedir?

Günümüz de artık herkes, her şeyin eğitmeni olabiliyor.

Öyle bir düzen yaratılmış durum da ki, okuduğun okulun, severek yapıp yapmadığının, neler de iyi olduğunun hiç bir önemi yok, şu an ne popüler ona bak ve git al sertifikanı…

  • Güvenlik Görevlisi
  • Yaşam Koçu
  • Pilates Eğitmeni
  • Yoga Eğitmeni
  • Bütünsel Beslenme Uzmanı
  • Sosyal Medya Uzmanı
  • Zumba Eğitmeni
  • Hafıza Teknikleri Eğitmeni
  • Hızlı Okuma Eğitmeni
  • Reiki Eğitmeni
  • EFT Eğitmeni
  • NLP
  • Yaratıcı Drama

Bu liste uzar da gider elbet, ilk başta aklıma gelenleri yazdım.

Herkesin bir şekilde umudu oluyor bu tarz kurslar, okul okuyorsun ya da okumuyorsun. Yaşadığımız ülke de iş bulamıyorsun. Bir şekilde farklı alternatiflere yönelmeye başlıyorsun. Benim burada üzerinde durmak istediğim konu ise, katıldığımız bu sertifika programlarının gerçekten bizim isteğimizin olup, olmaması? yoksa “aman bu da var yaparız bir şekilde” diye mi yaklaşılıyor. Peki yöneldiğimiz bu alternatifleri hakkı ile yerine getiriyor muyuz?

Yalnızca sertifikalarımızı aldığımızla mı yetiniyoruz? Unutmayalım ki arabayı kullanan ehliyet değildir…

Başınıza iş almayın, sevmediğiniz, kendinizi yarış içinde hissettiğiniz, bir yere yetişmek için aldığınız, sertifikanın benim gözüm de hiç bir değeri ve önemi yok.

Aldığımız sertifikaların üzerine ne koyabiliyoruz işte önemli olan, asıl mesela bence burada, üzerine bir şey koymak demişken, o eğitimden o eğitime, bir workshoptan başka seminere koşmaktan bahsetmiyorum.

  • İçselleştirmekten bahsediyorum.
  • Özümsemekten bahsediyorum.
  • İrdelemekten bahsediyorum.
  • Düşünmekten, araştırmaktan, araştırdığını uygulamaktan,
  • Daha yararlı, daha yaratıcı olmaktan, gelişime açık olmaktan, paylaşabilmekten, “hap yap para kap” derdinde olmamaktan bahsediyorum.

Hayatımıza dahil etmekten, yaşam şeklimizde yalnızca bir meslek olarak görmekten ziyade severek ve hakkını vererek yapmaktan bahsediyorum. Zorlama ya da mecburiyetten alınan o sertifikalardan bahsetmiyorum…

Pilates ya da yoga eğitmenliğine başlamadan önce yıllarca kendi kendime pilates yaptım, farklı hocaların derslerine katıldım. Kendimce kitaplar alıp çalıştım, her bir kitabın özetini çıkardım. Dönem dönem o kitaplara dönüp bakıyorum. Eğitmenlik eğitimlerimi almaya karar vermem Pilates için 6 senemi, yoga için de 2 senemi aldı 🙂 Eğitmenlik programına gittiğimde kendime yetecek kadar bilgi sahibi olup katılmayı tercih ettim. Kendime yetecek kadar Anatomi biliyordum.

Hala daha bir şeyleri merak edip çalışmalarımı devam ettiriyorum. Bu illa para verip sertifika almak olmamalı… O en kolayı.

Bu yazımda; Kendi alanımla ilgili yazmak istiyorum  diğer alanlarda söz sahibi olduğumu düşünmüyorum.

Biz neden okuyoruz? Neden üniversitelere gidip, zaman harcıyoruz öyleyse, sistem çok güzel ilerliyor oysa, parayı ver al sertifikayı, ne gerek var ki, üniversite okuyup vakit harcayalım.

Popüler kültürün getirisi olan sağlıklı yaşam ve sağlıklı beslenme trendleri aldı başını gidiyor. Herkes bir şeyler için çabalamakta, her ne olursa olsun yaptığınız işi layığıyla yapabilmek esas konu….

En kolayıdır para ile sertifikayı almak, bugün ekonomik durumu iyi olan herkes 2 sene içinde master trainer olabilir. Ancak içi boş olduktan sonra ne önemi var ki?  diyorum ki boş ver sertifikayı içini doldur önce. O zaten olması gerektiği gibi oluyor….

Bende kısa bir dönem önce bu furyaya kapıldım. Beni sıkıştıran bir şeyler vardı sürekli daha çok eğitim almalıyım, daha çok workshop a seminere katılmalıyım, hepsini aynı anda yapmalıyım. Sonra eşimin de söylemesiyle birlikte biraz düşünmeye başladım. aslında sebebi belliydi, içinde yaşadığım toplum, herkes sürekli bir eğitime gidiyor, “e ben, en niye gitmiyorum, ben de  gitmeliyim?.” baskısı. Oysa yarış içinde olmak mesele…

Elbette gideceğim ama biraz vites düşürmek lazım 🙂 yoksa aldığın her şey çöp..

Kafan daha da karışacak, daha da çorba olacak her şey, bir yer de bir “dur” de kendine ve yoluna öyle devam et…

Sindirmeyi ve idrak etmeyi öğrendik mi ki? bunu önce sormalıyız belki de kendi kendimize…

 

Nilgün Algüney

 

 

Atıştırmalıklar

Çikolatalı Kurabiye

Malzemeler

  • 300 gr benmari usulü eritilmiş çikolata
  • 90 gr tereyağ
  • 5 yumurta
  • 250 gr un
  • Yarım çay kaşığı kabartma tozu
  • 250 gr şeker
  • Göz kararı süt ve beyaz çikolata

Hazırlanışı

  • Şeker ve yumurtayı çırpın
  • Çikolata ve oda sıcaklığındaki tereyağı ekleyin, karıştırın
  • Ardından  kuru malzemeleri ekleyin
  • Kulak Memesi yumuşaklığına erişmek için süt ekleyin
  • Beyaz çikolatayı kırarak içine ilave edin.
  • 200 derecelik fırında 15 dk pişirin.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kaynak : formsante

Atıştırmalıklar

Minik Kurabiyeler

Malzemeler

  • 200 gr tereyağ
  • 1 yumurta
  • 1 tutam tuz
  • Şeker ( Arzuya Göre miktar belirlenebilir)
  • 500 gr un

Hazırlanılışı

  • Tüm Malzemeleri bir kabın içinde karıştırarak, kulak memesi kıvamında bir hamur elde edilir. Kurabiye kalıplarıyla istenilen şekil verilir.
  • 8-10 dk fırında pişirilir

 

 

 

Kaynak : Formsante

Atıştırmalıklar

Fındıklı Hurma Topları

Malzemeler

  • Yulaf (1 su bardağı kadar)
  • yarım su bardağı çiğ fındık
  • 4 Yemek Kaşığı Hindistan cevizi
  • 2-3 tatlı kaşığı kakao
  • 12 tane ıslatılmış hurma

Yapılışı

Yulaf, fındık,hindistan cevizini rondodan geçirerek incelt. Kaba koyup içerisine, sıcak su da en az 1 saat beklettilen hurmaları çekirdeklerini ayırıp suyu ile birlikte rondodan geçirip ilave et. Bir kısmını bu şekildeyken top top yap. sonra yarısında kakao ilave et. Katıştırıp tekrardan top haline getir.

Hamuru biraz yapışkan. Malzemesi az gelirse, yulaf ilave edebilirsin.

Afiyet Olsun

https://www.instagram.com/nilgunalguney/