EatSlimGlory, yiyerek ve egzersiz yaparak daha ince, daha mutlu ve daha sağlıklı bir yaşam isteyen herkesin katılması için başlattığımız bir “Sağlıklı Yaşam Hareketidir!”
Online olarak uygulanacak olan bu programa, katılanlar istedikleri saat ve günlerde egzersiz videolarını istedikleri gibi programlayabilecek.
Egzersizlerinizi 20 dk lık zaman dilimlerinizde ya da 40 – 60 dk lık kendi uygun zamanlarınıza göre uygulayabileceğiniz bir sistem.
(Eğitmeniniz bu konu da sizi yönlendirecek.)
Minik dokunuşlarla yemeklerinizi nasıl lezzetli ve sağlıklı yapabileceğinizi öğrenirken, küçük beslenme önerilerinin yanı sıra, doğru beslenmenin temellerini de hayatınıza katarak, sağlıklı bir yaşam süre bilmenizi hedefler.
Hem özel bir destek alırken, hem de grup için’deki o birlik ve motivasyonu bir arada deneyimleme fırsatını yakalamış olacaksınız.
Program içerisinde destekçiniz olan Diyetisyen ve Egzersiz eğitmeniniz sayesinde hep yüksek motivasyona sahip olabilirsiniz.
WhatsApp desteği ile gün içerisinde eğitmeninize ya da diyetisyeninize sorularınızı iletebileceğiniz “soru- cevap desteği” ile yalnız olmayacaksın.
Böylece spor salonuna ya da Diyetisyene gitme zorunluluğunuz ortadan kalkarak, kendi programınız ile kendi alanınız da , hem sağlıklı beslenip hem de fit kalabilirsiniz.
Kala kaldım öylece, hiç bir cevap veremedim ve öylece bakarak karşımdakinin yüzüne “anlatamam ki, içinde olman lazım” diyebildim sadece… O zamana kadar kendim deneyimleyip,anlatabilir miyim, hiç düşünmemiştim oysa.
Hala daha uzun uzun meditasyonu anlatmak yerine, yalnızca sabret diyebilirim. Meditasyon denildiğinde, öyle başka bir boyuta falan da geçmiyorsun. 🙂 uçamıyorsun falan…
Uzun uzun yazmak yerine maddeler halinde kısa ve öz bir şekilde tanımlamak istedim.
Sizde kendi deneyimlerinize göre düşüncelerinizi benimle paylaşırsanız sevinirim..
1 – Meditasyon zihnimizi boşaltmamızı öğretir, zihnimiz boşalınca derin bir huzura ve sakinliğe ulaşabiliriz.
2- Kendi iç huzurumuzu bulabilmemizi ve gerçek benliğimiz ile tanışmamıza yardımcı olan bir araçtan başka bir şey değildir.
3- İmgelemeye yönelik çalışmalar tam olarak meditasyonun özü değildir, ama kullanılabilinir.
4- Yalnızca teknik olarak düşünmemek lazım meditasyonu, o bir gelişmedir, o bir olgunlaşma ve büyümedir.
5- Meditasyonu uygulamadan idrak etmek zordur. Sabır ve azim gerektirir.
6- Meditasyon düşüncesizlik halidir.
7- Meditasyon olma halidir. Yapma hali değil.
8- Meditasyonda olmak istiyorsak, yapabileceğimiz en güzel şey, yaptığımız her an da mevcut olabilmeye çalışmak, o an her ne yapıyorsak, tanıklık edebilmek, tanık olmak, bunu geliştirmenin en kolay yolu ise farkındalığımızı arttırmaktır.
9- Meditasyon hayatın tam içinde olabilme şeklidir….
En önemli konulardan biri belki de hoca seçimi, burada yazdıklarım benim şahsi görüşlerimdir.
Elbette kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Bir eğitmen olarak ben yalnızca sizi bilgilendirebilirim. Tercihler size kalmıştır.
Günümüz sosyal medyasından bahsederek konuya girmek istemekteyim. Öncelikle eleştirerek başlayacağım, bu eleştiriler benim için de geçerli 🙂
Bir dönemler sosyal medya ortamların da çok aktif bir şekilde ben de video ya da içerik paylaşanlardanım. Ama zaman geçtikçe fark eder oldum ki, sosyal medya faydalı olabileceği gibi bir çok insanın sakatlanmasına da sebep vermektedir. Sosyal medya da seçeneklerin çoğalmasıyla yalnızca takipçi kasıp, başkalarını taklit ederek fenomen olan bir topluluk olmaya başladık. Takip edip videosunu uyguladığınız kişilerin gerçekten bu konulara hakim olup olmadığını, ne kadar beden farkındalığının geliştiğini, anatomi bilgisinin ne derece olduğunu nereden biliyoruz?
Yalnızca videoyu görüp yapmaktan mı ibaret her şey…
Geçenlerde şans eseri instagramın keşfet özelliğinde gördüğüm bir videodan esinlenerek bu yazıyı yazmaya karar verdim. Video da hareketi yapan şahısın, hareketi nasıl yaptığını gördüğüm de şoka girdim 🙂 eline bir lastik alıp bacağını kaldırırken kendini üzerinde yattığı şeyden geriye doğru itişini gözlerimle görünce, çok acıdım o videoyu izleyip uygulayan kişilere…
Başka bir kişi de ise gördüğüm şey, hareketi tamamen boynu ile yapıp, karın egzersizi olarak paylaşmasıydı 🙂 hangi hareketi yaptığını ise hiç anlayamadım 🙂 omuzların stabilizasyonunun olmayışı, beline yüklenmesi, sırtının duruşu falan tamamen fiyaskoydu, bunu meslektaşlarımı yerden yere vurmak, ben en iyisim demek için yazmıyorum. Yalnızca dikkat edin istiyorum. Gördüğünüz her şey doğru olmayabilir. O kişi kendisini sakatlamamış olabilir, ancak sizin kendinizi sakatlamayacağınız garantisini kimse size veremez.
Eğitmen seçerken o eğitmenin öncelikle sertifikasının olup olmadığını sormanız gerekmektedir. Bu daha derin bir konu bunu başka bir başlık altında tekrar ele alıyor olacağım.
Eğitmenlik sertifikası var ise, kendisi bedenin ne kadar farkında? Kendi kişisel gelişimi için ne kadar araştırıyor ve uyguluyor, (eğitimden eğitime koşturmasından da bahsetmiyorum ) kendi pratiğini yapmayan bir eğitmen size ne kadar faydalı olabilir?
Hangi kas gruplarına hitap ettiğini nereden bilebilir? Nereye baskı yaptığını veya yapmadığını nasıl anlar? unutmamamız gereken bir başka şey ise her beden farklıdır….
Bu işi ne için yapıyor, birinci aşamada ki hedefi para kazanmak mı? ki hepimizin yaşamımızı sürdürebilmesi için elbet paraya ihtiyacı vardır, ancak yalnızca hedefi para kazanmak olan bir eğitmen sizinle saatlerini doldurup sıradakine geçecektir. Size fayda sağlamak, kendi sevdiği işi yapmak ise ikinci plana atılacaktır ya da planlarının içinde hiç olmayacaktır. Böyle bir şeyi hissedebilirsiniz…
Kıyaslama yapın. Başka hocalara gidin karşılaştırın, tek bir hocaya bağımlı kalmayın, araştırın. Sadece popüler diye bir kişinin peşine takılmayın, ruhunuza ve bedeninize iyi gelen birini elbet bulacaksınızdır.
Diğer bir konu ise, kişinin ne kadar iyi giyindiği 🙂 buna gülüyorum, kusura bakmayın 🙂 Elbette hoca dediğin iyi görünmeli ancak miss turkey modeli gibi takılmamalı, bir giydiğini bir daha giymeyen, o marka senin bu marka benim boy boy markalı kıyafetlerin, ayakkabıların reklamını yapan bir kişi öncelikle kendi bedenini ve giydiği markayı ön plana çıkarmayı hedeflemiş olabilir mi? Sponsorluk diye bir şey var günümüz de, ne kadar çok fenomensen o kadar çok sponsor yağmuruna tutulabilirsin. Bana da geldiği olduğu sponsorlu ürünlerin, yalnızca giyip fotoğraf çekmek ayrı bir konu reklam için, tasvip edip etmemek size kalmış…. Bu konuya da ayrıca değine biliriz.
Herkesin maddi durumu en iyi spor kıyafetleri almaya yetmeyebilir, siz pazardan (ya da ben) aldığınız kıyafetlerle de mutlu olabilirsiniz. Sırf marka giyiyor, şık giyiniyor diye o insanları taklit ve takip etmek ne kadar doğru bir karar, sizin tercihinize bırakıyorum. Kulağıma gelen bir yorum için bu paragrafı yazdım aslında, bir eğitmen ( bilmiyorum gerçekten eğitmen mi bahsettiği kişi ) ” hatunun spor namına bir şeyden anladığı yok aslında, ama çok güzel giyiniyor 🙂 o yüzden takip ediyorum” sizin kişisel tercihiniz ne yönde ona karar verin önce, gerçekten bedeniniz ve ruhunuz için bir şey mi yapmak istiyorsunuz. Yoksa o güzel, zengin, ünlü, iyi giyiniyor, popüler vb diye mi onunla çalışmak istiyorsunuz…
Yoksa reformer da benimde bir pozum olsun da sosyal medya hesabımda paylaşayım mı diyorsunuz 🙂
böyle gelen kişiler bile var,inanın bana… Elbette kendisine bakmayan, paspal, pis kokan bir hoca ile de çalışın demiyorum tabi ki. Her şeyin bir orta yolu olabilir.
Özetleyecek olursam eğer ;
Hocanızı seçerken kendi pratiği var mı yok mu bakın.
Kendi pratiği var ise, kendisini ne kadar geliştirmiş ve geliştirmeye devam ediyor gözlemleyin.
Eğitmenlik sürecini sorun.
Bu işi nasıl yapıyor, aşk,sevgi,özveri…
Enerjiniz tutuyor mu?
Sizi egzersizler sırasında bilgilendiriyor mu? ( dikkat etmeniz gerekenler hususunda)
Geçerli sertifikası var mı?
Yeni mezun bir hoca olabilir, ya da uzun yıllardır yapıyordur önemli olan husus, size nasıl bir değer katıyor.
Kıyaslama yapın, başka hocalarla çalışın ya da başka hocaları gözlemleyin. (sosyal medya, birebir, grup dersleriyle…)
Kişisel bakımına sizin beklentiniz yönünde önem veriyor mu?
Öncelikle belirtmem gerekiyor ki, bir yoga merkezi ya da konusunda uzman bir yoga eğitmeni ile yoga ya başlamanız en sağlıklıklı olandır.
Öğrendikten ve beden farkındalığına sahip olduktan sonra ev de tek başınıza da uygulayabilirsiniz.
Yoga ya, yoga duruşları (asana) ile başlamak, beden farkındalığının yanı sıra nefes farkındalığı da geliştirmektedir.
Hangi pozun, sizin için nasıl uygun olduğunu, kendinizi incitmeden, sakatlamadan en doğru şekilde uygulayabilme pratiğinizi geliştirir.
Yoga asanaların da en fazla karşılaşılan durum ise, gördüğümüz,izlediğimiz ya da okuduğumuz bir yoga duruşunu (asanasını) en düzgün şekil de yapma telaşıdır. Tam olarak o pozun şekline girebilmek için, farketmeden bedende bazı zorlamalara sebep olarak sakatlanmayı da beraberinde getirdiğini görmekteyiz.
özetle düzgün ve doğru duruş formu biraz pratikle, biraz zaman ve beden farkındalığıyla gelmektedir.
Yoga da Nefes Nasıl Olmalı ?
Yoga da nefesi burundan alıp, burundan veriyoruz. Ağız bir nefes organı değildir. Burundan nefes alıp, ağzı kapalı tutmak akciğer kapasitesini bütünüyle çalıştırır. Zorlandığınız zamanlar da nefes vermek için ağzınızı da kullanabilirsiniz. Ama bana inanın, yol aldıkça ona da çok ihtiyaç hissetmeyeceksiniz. Nefesi ağızdan vermek bir nevi tutulan enerjiyi de atmanıza yardımcı olabilir ilk başlarda, ya da hala daha zor gelen asanalarda…
Yoga ya göre burundan nefes almanın en önemli sebebi Prana (nefes – hayat enerjisi)dir. Vücuda giren nefes (prana) miktarını artırabilmek için burundan nefes alıp vermeyi sürdürmeliyiz.
En çok sorulan sorulardan bir diğeri de
Kıyafetlerimiz nasıl olmalıdır?
Yoga yaparken kıyafetlerimizin rahat olması çok önemlidir. Çalışmalarınızı kolaylaştırır. içerisinde rahat ettiğiniz hareketinizi kısıtlamayan kıyafetler tercih etmek bu anlam da önemlidir.
Nasıl bir mat Tercih Etmeliyiz?
Mat şart değildir. Ancak kaymaz bir klim üzerinde başlangıç olarak yapabilirsiniz. Ancak konforunuz için ilerleyen zamanlarda kendinize uyan bir mat seçmeniz size daha fazla avantaj sağlayacaktır. Bu konuda benim önerim kaucuk ve çok ince olmayan, hareket esnasında sizi hem zeminden, hem de mat üzerinden kaydırmayan bir mat tercih etmeniz yönünde olacaktır. benim tercihim roru marka mat. Görselini en alta ekleyeceğim. Matlara ulaşmak için benimle de iletişime geçebilirsiniz.
Yoga yapmadan önce yemek?
Asanaları da yaparken, boş bir mide ile yapmak kolaylık sağlayacaktır. boştan kasıt aç karna değil 🙂
Yoga neden çıplak ayakla yapılır?
Bir başka husus da yalın ayak ya da son dönemlerde çıkan yoga çorapları ile yoga yapmak. Yine benim tercihim yalın ayak, sebebi duyu girdiyi daha iyi duyumsayabilmek, duyumsamalara dikkat etmek bedendeki, sıcak, ılık, yumuşak, sert, kaygan vb hisler, bu hisler, duyu girdimizi arttırmamıza daha çok farkındalık yakalamamıza yardımcı olacaktır.
Keşfetmek yeni hislerle tanışmak için, bizlere yepyeni bir kapı daha açmış olacağından emin olabilirsiniz..